Bergama (Pergamon) Akropol Antik Kenti

İzmir iline bağlı Bergama ilçesinde yer alan Bergama (Pergamon) Akropol Antik Kenti eski çağlarda Misya bölgesinin önemli merkezlerinden biridir. M.Ö. 282-133 yılları arasında Pergamon Krallığı’nın başkentlik yapmış, Akropol, Akropolis, Bergama Akropolü olarak da adlandırılıyor. Bergama’ da bir çok antik kent olduğu için karıştırılabiliyor. 2014 yılında Dünya Kültür Miras Listesine dahil edilen Bergama tarih boyunca yıkım ve savaşlara rağmen günümüze kadar gelmeyi başarmıştır.

Bergama (Pergamon) Akropol Antik Kenti Hakkında Bilgi

Pergamon adı söylenenlere göre kahraman Pergamos‘dan geliyor. MÖ 280 öncesine kadar fazla bilinmiyordu. Bu tarihten sonra uygarlık ve kültür/sanat merkezi olarak ilgi çekiyor. Lysimakhos, İskender’in ölümü sonrası hazinesini Pergamon’a yatırmış. Lysimakhos öldükten sonra bu hazine ile bulunduğu yere kale komutanı Philateiros tarafından özel bir kültür kompleksi inşa ediliyor. Buradaki kazılar ilk kez 1877 yılında başlamış ve hala devam ediyor. Kentin en dikkat çeken yapılarından biri Trajan Tapınağı‘dır. Bu tapınak Pergamon Akropolünün en yüksek terasında tanrılaştırılan Roma imparatoru Trajan için inşa edildi ve 68×58 m. Büyüklüğündeki teras üzerinde yükselen tapınağın üç tarafı eyvanlarla çevrilidir. Tapınağın içinde Trajan ve Hadrian‘ın devasa mermer heykellerini başı bulunmuştur. Bu heykeller maalesef Almanya’ya kaçırılmıştır.

Pergamon Örenyeri Antik Kenti
Pergamon Örenyeri Antik Kenti

Zeus Sunağı

Kentin en önemli yapılardan bir diğeri Zeus Sunağı‘dır. Kral Attalos, Keltler karşısında aldığı zafer sonrası Zeus Tapınağı’nı inşa ettirmiş.  Berlin’le Bergama’nın aynı cümlelerde kullanılmasına sebebiyet veren yer de burası. Çünkü bu tapınağın sunak kısmı Berlin’deki müzede sergileniyor. 1890’lı yıllarda sunak ile diğer tarihi objelerle birlikte Alman yol mühendisi Carl Humann ve ekibi tarafından Almanya’ya götürülmüş durumda. Zeus Sunağı’ndaki 3 boyutlu heykeller, şu an Berlin’de sergi salonunda. Dolayısıyla Bergama’da sunağın sadece alt kısmı yani kaidesi yer alıyor. Umarım bir gün ait olduğu yere geri gelir. Bu arada enteresan bir bilgi vereyim önemli ve çok değerli bu parçaların Almanya’ya kaçırılmasına ön ayak olan Alman mühendis. Vasiyeti üzerine Bergama’ya gömülmüş. Eserleri kaçırmış kendi kalmış…

Pergamon Amfitiyatrosu

Kentte dikkat çeken bir diğer yapı ise PERGAMON AMFİTİYATROSU 12.000 kişilik bu amfitiyatro bugüne kadar görmüş olduğunuz amfitiyatrolardan çok daha farklı. Bir yamaca inşa edilen tiyatro dünyanın en dik amfitiyatrosu. Pergamon Kazı Başkanı Prof. Dr. Felix Pirson, uzun yıllardır Bergama’da olduğunu ve bu süreçte Akropol’de çalıştıklarını ve daha çok Pergamon’daki Roma İmparatorluğu eserlerine yoğunluk verdiklerini şu şekilde açıkladı: “Roma İmparatorluğu, Pergamon krallığının eserlerinin aynen korunduğu şehre çok büyük önem veriyor. Başkenti Roma’nın bir benzerini Bergama’ya yapmayı hedefleyen imparatorluk, kentin mimarisini de buna göre düzenliyor. Bu konudaki en belirleyici özelliklerden biri de İtalya’daki Kolezyum’un adeta ikizi olan Bergama’daki Pergamon Amfitiyatro.

Pergamon Bergama AMfitiyatro
Pergamon Amfitiyatrosu

Hayvan avı gösterileri, gladyatör mücadelelerinin Amfitiyatro içinde yapıldığını belirten mimar ve arkeolog İhsan Yeneroğlu: “Arenalarının suyla doldurularak deniz savaşı etkinliklerinin gerçekleştirildiği çok az sayıda Amfitiyatro mevcut. Pergamon Amfitiyatrosu Roma’da  bulunan Kolezyum ile kıyaslandığında boyut olarak daha küçük olsa da ikisininde en belirleyici özel ortak yönü deniz savaşı etkinliklerinin gerçekleştirilmiş olmasıdır. Bu yıl Pergamon Amfitiyatrosuna ait arena ve duvarını tespit ettik. Arena ve duvarı su geçirmez yapılı bir harçla sıvanarak havuz işlevli bir yapıya kavuşturulmuş. Orada akan derenin Amfitiyatroyu bir kanalla geçmesinden dolayı hep olduğu varsayılan ama net bir şekilde ispatlanamayan bu durum artık tutarlı bir zemine oturmuş durumda.” diye açıklıyor. Bergama Akropolü’nü şehrin neresinden bakarsanız rahatlıkla görmek mümkün. Üstelik uzaktan çok daha ilgi çekici duruyor… Çok büyük bir alana kurulu kenti gezerken Kestel baraj gölünün de eşsiz manzarasını izleyebilirsiniz. Pergamon’un insanlığa bir armağanı da Parşömendir, gitmişken mutlaka Parşömenleri de incelemenizi tavsiye ederim

Pergamon Antik Kentine Nasıl Gidilir

Akropol, Bergama şehir merkezinin kuzeyinde ve en uçta yer alıyor. Dolayısıyla şehre girdikten sonra düz ilerlediğinizde tabelalar sizi yönlendirecektir. Ayrıca Bergama içine girmeden Kınık – Manisa yolu üzerinden sola dönerek daha hızlı da ulaşabilirsiniz. Akropol şehir merkezine göre 300 metre yükseklikte. Dilerseniz teleferik ile manzara izleyerek ve dilerseniz Akropol’e kadar aracınızla da çıkmak mümkün.

Bergama (Pergamon) Antik Kenti Ziyaret Saatleri

Bergama Akropol Örenyeri, 1 Nisan ile 1 Ekim arasındaki yaz döneminde 08:00 ile 19:00 arasında ziyarete açık. 1 Ekim ile 1 Nisan arasındaki kış döneminde saat 17:00‘de ziyarete kapanmaktadır.
Müzenin ziyaret saatlerinde bazı etkinlik ve tadilatlar sebebiyle değişiklik olabilir. Bu sebeple gitmeden önce son durumu görmek için antik kentin resmi internet sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Bergama (Pergamon) Antik Kenti Giriş Ücreti

Bergama Akropol giriş ücreti 50 Türk Lirası‘dır. Pergamon Antik Kenti, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı ören yeri olduğu için, girişte Müzekart geçerlidir.

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız ve yazarın instagram hesabı için tıklayınız.

Bedo Bedi

Merhaba ben Bedo Bedi. İstanbul'da yaşıyorum evli 1 çocuk 4 kedi annesiyim. Gezmeyi, eğlenmeyi, keşfetmeyi, fotoğraf çekmeyi ve sert müziği çok severim. Hayat 1 gündür o da bu gündür mottosuyla yaşıyorum. Keşfettiklerimi, deneyimlerimi sizlerle paylaşmak için buradayım.

3 thoughts on “Bergama (Pergamon) Akropol Antik Kenti

Bir Cevap Yazın